top of page

BİENAL GİBİ SERAMİK FUARI: CERAMICS BRUSSELS

Seramiğe adanmış ilk uluslararası sanat fuarı ceramic brussels’in ikinci edisyonu 22-26 Ocak tarihinde gerçekleştirildi. Ticari bir fuardan çok bienal sergisini andıran ve 200’den fazla sanatçının yapıtlarının yer aldığı Ceramic Brussels bu sanat disiplinindeki yeni eğilimleri ortaya koydu.


FATMA BATUKAN BELGE


Avrupa Birliği’nin başkenti Brüksel, çağdaş seramik sanatı açısından önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor. İlki geçtiğimiz yıl düzenlenen ve 13 bine yakın ziyaretçiyi ağırlayan ceramic brussels fuarının ikinci edisyonu 22-26 Ocak tarihinde sergi ve ticaret merkezi Tour&Taxis’de gerçekleştirildi. Bu yıl da iki büyük daire biçiminde yapılandırılmış kendine özgü düzeniyle ziyaretçileri karşılayan fuara çoğunluğu Belçikalı ve Avrupalı sanat galerileri katıldı.


Fuar alanı Norveç seramik konuşmaları


Helene Bailley galerisi (Fransa) tarafından sergilenen Picasso seramikleri
Helene Bailley galerisi (Fransa) tarafından sergilenen Picasso seramikleri

ceramic brussel eş direktörü Gilles Parmentier “Galerilerden, koleksiyonerlerden ve kurumlardan gelen olağanüstü tepkiler bizi cesaretlendirdi: Bu coşku sayesinde bu yıl daha büyük, daha canlı ve her bakımdan daha uluslararası bir edisyonla geri döndük!” diye konuştu. İnovasyon, gelenek ve çeşitliliğin altını çizen fuar boyunca ziyaretçiler 200’den fazla çağdaş sanatçıyı keşfetme olanağı buldu. Bu sanatçıların bir kısmı geleneksel seramik eğitimi almış ve bu alanda uzmanlaşmış olsalar da seramiği kendi anlatım dillerinin bir parçası yapan multidisipliner sanatçılar da azımsanmayacak kadar çoktu. Ayrıca Picasso ve Vassil Ivanov gibi sanatçıların 20. yüzyıl başına tarihlenen yapıtlarıyla modernist dönem yaklaşımlarına da bir bakış açısı sunuldu.


Norveç’e odaklanmak


Fuara 15 ülkeden 65 civarında galeri katıldı; Belçika’nın hem köklü galerileri hem de gelişmekte olan çok sayıda galerisi bu ikinci edisyonda da yer alırken, modern ve çağdaş Fransız galerilerinin varlığı güçlü biçimde hissediliyordu. Bunlar dışında İngiltere, ABD, Japonya, Danimarka, Lüksemburg, Lübnan ve Almanya’dan galeriler de sanatçılarını tanıttılar. Norveç’ten beş galerinin katılımı bu kuzey ülkesinin zengin ve yenilikçi seramik sanatını öne çıkardı. Çağdaş Norveç seramik sanatının, küstah denebilecek ölçüde geleneksel teknikleri reddeden, mizah ve ironi dolu ve heykel disipliniyle iç içe girmiş bir karakteri var. Fuarda ayrıca çağdaş Norveç zanaat ve tasarımını uluslararası düzeyde destekleyen ve Norveçli sanatçıların yeni izleyicilere ulaşmasını teşvik eden bir organizasyon olan Norveç El Sanatları iş birliğiyle bir panel ve konuşma programı da düzenlendi. Program kapsamında “Çamurun resimle buluşması”, “Kamusal alanda seramik” ve “Seramik: Sanat ve Endüstri” konuları konuşuldu.


Onur Konuğu: Elizabeth Jaeger

Elizabeth Jaeger sergi alanı
Elizabeth Jaeger sergi alanı

Fuarın Onur Konuğu Amerikalı heykeltıraş Elizabeth Jaeger’di. Galeri Mennour tarafından temsil edilen Jaeger, yapıtlarında Latince memento mori (fani olduğunu hatırla) kavramına odaklanıyor. Duyguları ve deneyimleri günlük nesnelerin el yapımı temsilleri ile figüratif heykellere entegre ediyor. Sıklıkla seramik ve bronzu çarpıcı enstalasyonlarda birleştiren çalışmaları, sürekli olarak izleyiciyle yüzleşiyor ve onları kendi kişisel anlatısının içine çekiyor. ceramic brussels kapsamındaki sergisi de özel olarak kurgulanmış bir alanda gösterildi. 


Jaeger’in yapıtları ancak pencerelerin arkasından izlenebilecek bir şekilde düzenlenmişti. Tekinsiz görünen ve belki de insan eliyle erozyona uğratılmış bir habitat içindeki canlıları gözlediğimiz, istenmeyen ziyaretçiler haline dönüştüğümüz duygusu uyandırıyordu. Sanatçının amacı sadece insanın kendi duygularıyla yüzleşmesini değil, aynı zamanda karşımızdaki canlılarla da empati kurulmasını sağlamak.

Genç sanatçılar için Sanat Ödülü


Raphael Emine (Fransa), Belçika Fransız Büyükelçiliği Ödülü
Raphael Emine (Fransa), Belçika Fransız Büyükelçiliği Ödülü

ceramic brussels tarafından başlatılan Sanat Ödülü çağdaş seramik uygulamalarının canlılığını, çeşitliliğini vurgulamayı ve çağdaş yaratımı desteklemeyi amaçlıyor. Yarışma Avrupa'da yaşayan, bir galeri tarafından temsil edilmeyen, seramik alanında 10 yıldan az uygulama ve araştırma deneyimi olan sanat öğrencileri ve/veya genç sanatçılara açık. Gelen 300’den fazla başvuru uluslararası bir jüri tarafından değerlendirildi ve 10 sanatçının yapıtları küratörlüğünü eş direktör Jean-Marc Dimanche'nin üstlendiği sergide özel bir kurgu içinde gösterildi. Bu 10 sanatçı içinde Jüri Ödülü’nün sahibi olan Léonore Chastagner ceramic brussels’in 2026 edisyonunda solo sergi açacak, diğer sanatçılar ise çeşitli sergilere veya sanatçı residency programlarına katılımla ödüllendirildiler.


Yeni eğilimler, floresan renkler, 3D printing…


ceramic brussels’de sergilenen yapıtların geneline bakıldığında çağdaş seramik alanındaki yeni eğilimleri gözlemlemek mümkündü. Floresan renkler, 3D printing, kitsch, mixed media ve doğaya dönüş bu eğilimler arasında en dikkat çekici olanlardı. Türkiye’de son dönemde çokça uygulanan raku ve sagar gibi pişirimlerin Avrupalı sanatçıların pek de ilgisini çekmediği anlaşılıyordu. Her ne kadar fuar seramik disiplinine odaklanmış olsa da seramiğin bir disiplin değil malzeme olarak ele alındığı ve bu malzemenin sanatçılara sunduğu olanakların sonsuz çeşitliliği dikkat çekmekteydi. Seramik kavramını kalıpların dışına taşıyan sanatçıların hemen tümü multidisipliner çalışmalarıyla biliniyor.


Michel Gouéry (Fransa)’nin çalışmaları Helena Hafemann (Almanya), Yıpranmış serisi, 2016-2022

Manuel Sánchez-Algora (İspanya) Samuel Yal (Fransa), Incubi d’Oro, Miguel Chevalier (Fransa), Fraktal Stratigrafi 3, 2024

porselen, iplik, altın, 2016.

Makiko Hattori (Japonya), Tığ işi, 2023
Makiko Hattori (Japonya), Tığ işi, 2023

Favori malzemesi porselen olan Fransız heykeltraş ve film yapımcısı Samuel Yal, ressam ve heykeltraş Michel Gouéry, Alman görsel sanatçı ve küratör Helena Hafemann, resim ve illüstrasyondan vazgeçmeden seramiği ana sanatsal tezahürüne dönüştüren İspanyol sanatçı Manuel Sánchez-Algora, dijital sanatçı Miguel Chevalier, Norveçli multidisipliner sanatçı Ingeborg Tysse gibi… Yapıtların malzemesinden çok anlattığı hikayeler ön plana çıkıyordu. Öte yandan elbette Japon seramikçi Makiko Hattori gibi finisyonu mükemmel olan ve seramiğin dilini çok iyi konuşan sanatçılar da vardı. Belçika gibi küçük bir ülkede gerek seramiğe yönelen galerilerin çokluğu gerekse sanatseverlerin yoğun ilgisini görmek ise en güzeliydi.




 
 
 

Yorumlar


bottom of page