top of page

SANATSAL BİR ATAK; SEVİNÇ KÖSEOĞLU ULUBATLI

İlhan MARASALI


Seramik sanatçısı Sevinç Köseoğlu Ulubatlı, sanat yolu ile toplumsal farkındalık yaratmak üzere, çoğunlukla enstalasyonlarla izleyiciyi buluştururken, toplumsal kimlik arayışı çabasında olan kadının özgürlüğünü ve toplumdaki yerini sorgulamaktadır. Ayrıca seramiğin geleneksel malzeme ve metotlarını kullanarak ürettiği enstalasyonlarla, izleyiciye yeni ihtimaller dünyasının kapılarını aralamayı hedefleyen sanatçı peş peşe açtığı üç sergi ile izleyici ile buluştu.

Resim 1 Resim 2


Sevinç Köseoğlu Ulubatlı’nın Ankara Tosca Sanat Galerisi’nde 06 - 16 Eylül 2021 tarihlerinde gerçekleşen “Ses-Siz” isimli sergisi, gündelik hayatın rutininde kullandığımız nesnelerin yardımıyla kadın algısını sorgularken yeni yeni hikayeler yazmaya çalışmış, kullanılmış-eskimiş nesnelerin yaşanmışlığının verdiği anlam zenginliği ile seramikleri bir araya getirmiştir (Resim 1). Serginin dile getirmiş olduğu kavram, genellikle kırsal kesimlerde rastladığımız, kadının çocuk yaşta evlendirildiği ve mahkûmu olduğu bu durumun çaresizliği karşısında yaşadığı kaygının yanında, geleceğe dair toplumsal bir yüzleşme çağırısıydı (Resim 2).

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi NEVÜ Sanat Koleksiyonu ve Galerisi’nde 15 Eylül - 15 Ekim 2021 tarihleri arasında ziyarete açılan “Nemesis” isimli diğer sergide ise Sanatçı, hiç tükenmeyecekmişcesine kullandığımız kaynaklarımızın yanında, yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalan doğanın, karşısına “tohum” kavramını koymuştur. Tohum varlığını sürdürebilmenin simgesidir ve seramik formlarla izleyiciye sunulmuştur (Resim 3).


Nemesis, Antik Yunan mitolojisinde insanların taşkın davranışlarına karşı öfkeyi simgeleyen bir tanrıçadır. Evrildikçe teknolojiyi kullanan ve geliştiren insanlık, gücü eline geçirmiş sonunda da doğaya karşı suçlar işlemiştir. İnsanlığın bir gün bu suçlarla yüzleşmek zorunda kalacağı “nemesis” kavramı ile ifade edilmiştir. Ancak sanatçıya göre doğa, tıpkı Pandora’nın kutusundan çıkamayan umut gibi, çareyi bizzat kendi bünyesinde taşımaktadır. Sergi kapsamında izleyiciye sunulan eserler bir taraftan yıkımı, tahribatı temsil ederken, diğer taraftan da umudu ve yeniden doğuşun mümkün olduğunu vurgulamıştır.


Sanatçının son sergisi çevrimiçi olarak yayınlanan “Göç” isimli seramik enstalasyon ve video sergisidir. 2020 yılından bugüne yaklaşık iki yıl, Tuz Gölü, Kovada Milli Parkı, Beytepe Ormanı, Demre Taşdibi ve Sülüklü Sahillerinde olmak üzere farklı mekanları dolaşırken “yersiz yurtsuz” kavramı ile deneyimlenen yolculuk hikayesinde insanoğlunun gidecek yer aradığı hüzünlü bir yolculuk anlatılmak istenmiştir. 06 - 26 Eylül 2021 tarihlerinde www.artsonlinegallery de yüzlerce fotoğraf arasından seçilen kareler izleyiciye sunulurken, güncel bir kavram olan göç teması ile izleyiciye anlık çağırışımlar yaptırmak istenmiştir.







コメント


bottom of page